Geçtiğimiz günlerde Roma’ya yaptığım seyahat sırasında ünlü mimar Zaha Hadid’in mimarlığını yaptığı MAXXI’yi ziyaret ettim. İki günlük kısa seyahatime sıkıştırdığım bu ziyaretin sebebi diğer bir dünyaca ünlü mimar Rem Koolhaas’ın yeni kitabının lansmanıydı.

Öncelikle şunu söylemeliyim ki ben mimarlıktan güzel gözüken binalara bakmaktan zevk alan biri olmak dışında pek de anlamıyorum. Fakat mimarlık okuyan kardeşimin şiddetli ısrarını da kendim için bir fırsata çevirmeyi bilirim.

Rem Koolhaas yeni kitabının lansmanını Irma Boom ile MAXXI’de yapmak üzere hazırlanırken ben de kardeşimle içeri girip girmeyeceğim konusunda endişeleniyordum. Bundan yirmi dakika sonra bir 21. yy teknolojisti olarak dünyanın en önemli mimarlarından birini dinliyordum. Rem Koolhaas yeni kitabının içeriğinden bahsederken, Irma Boom kitap tasarımı ve bambaşka bir açıdan inşa edilmiş index sayfasını tanıttı.

Rem Koolhaas kısa kitap tanıtımında evlerde kullanılan teknolojiye de değindi. Kendisinin daha önceden teknolojiyle çok barışık olmayan açıklamaları olsa da benim ilgimi çeken Silikon Vadisi’nde her gün yeni bir türü üretilen akıllı ev cihazlarını casus aletler olarak tanımlamasıydı. Sunumunundaki slaytlardan birinde Nest termostatların ev mimarisinin esaslarından olan gizli bir alan yaratma ilkesini nasıl zedelediğini anlatıyordu.

Söylediklerinin bir kısmına katılmamak mümkün değil. Dünyadaki gelişmeler her geçen gün bize kişisel veri gizliliğinin ne kadar önemli olduğunu hatırlatıyor. Öte yandan hepimiz bize özel dikilmiş teknoloji hizmetleri almak adına verilerimizi bir para birimi olarak kullanmaya gönüllü oluyoruz. Sanırım büyük fırsatlar bu gizliliğin garantilenebildiği akıllı kişiselleşmenin sağlanabileceği teknolojilerde gizli.